İDİOPATİK REKÜRREN PNÖMOPAROTİS: OLGU SUNUMU
Özet
Pnömoparotis, parotis bezi içerisinde inflamasyonla birlikte yada inflamasyon olmaksızın hava birikimi görülmesidir. Üflemeli çalgı çalanlar ve cam üfleyicilerinde görüldüğü gibi pozitif basınçlı ventilasyonun neden olduğu mesleki bir problem olabilmekle birlikte psikiyatrik hastalıklarda da görülebilir ya da idiopatik olarak karşılaşılabilir. Genel olarak kendi kendini sınırlayan bir hastalık olarak izlenirken; parotis duktal sisteminin rekürren kontaminasyonu, rekürren enfeksiyona ve sialektaziye yol açabilir. Klasik tedavi yaklaşımı süperfisial parotidektomidir. Bu çalışmada, etiyolojik bir neden bulunmazken rekürren pnömoparotis gelişen bir olguyu sunduk.Giriş
Pnömoparotis, genellikle çocuklarda ve adölesanlarda görülen nadir bir durumdur. Fasiyal ya da oral travma ile cerrahi manipülasyonlar dışında intraoral basıncın arttığı durumlarda Stensen kanalı yoluyla parotis glandı içerisinde hava birikimi pnömoparotis olarak adlandırılır. Mesleki bir problem olarak cam üfleyicilerinde, üflemeli enstruman çalanlarda, dalgıçlarda görülebilirken, dental enstrumantasyona, genel anestezi sırasında pozitif basınçlı ventilasyona ve travmaya bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Bununla birlikte psikiyatrik hastalıklarda da izlenebilir ya da hasta tarafından sekonder kazanç amacıyla ortaya çıkarılan nevrotik bir alışkanlık olarak da görülebilir.Fizik muayene ile hastada bilateral ya da unilateral olarak izlenen parotiste şişlik ve palpasyonla krepitasyon alınır. Bilgisayarlı tomografi (BT), ultrasonografi ve sialogram ile parotisteki hava akümülasyonu ve kanallarda genişleme gösterilebilir. Tedavide ortaya çıkaran faktörlerin ortadan kaldırılmasına yönelik önerilerle birlikte rekürren enfeksiyon ve sialektazi gelişen durumlarda Stensen kanalı transpozisyonu ve parotidektomi gerekebilir. Bu çalışmada, kliniğimize başvuran bir idiopatik rekürren pnömoparotis olgusu sunuldu.
Olgu Sunumu
Otuzsekiz yaşında erkek hasta kliniğimize bir yıldır olan her iki yanakta şişlik şikayeti ile başvurdu. Hasta yanakta şişliği kendi isteği ile ortaya çıkartabildiğini ifade ederken beraberinde ağrı veya kızarıklık tarif etmiyordu. Herhangi bir travma tarif etmeyen hastada ilişkili dental enstrümantasyon ya da cerrahi girişim öyküsü yoktu. Kamyon şoförü olarak çalışan hastanın yapılan sorgulamasında pozitif basınçlı ventilasyona neden olabilecek herhangi bir alışkanlık tespit edilmedi.Yapılan fizik muayenesinde, hastanın istemli olarak yaptığı Valsalva sırasında her iki parotiste gelişen şişlik izlendi ve krepitasyon alındı. Her iki gland üzerinde inflamasyona ait patolojik bulgu yoktu.
Valsalva esnasında yapılan parotis bezi ultrasonografik incelemesinde, bilateral parotis bezi normal genişlikte izlenirken kanallar içerisinde hava ile uyumlu ekojeniteler gözlendi. Parotislerin BT ile değerlendirmesinde bilateral parotislerde hava dansiteleri izlendi (Resim 1).
Büyütmek İçin Tıklayın |
Resim 1: Sol parotis bezi içerisinde kanaliküllerde hava birikimini gösteren bilgisayarlı tomografi kesiti. |
Öykü, fizik muayene, rutin laboratuar tetkikleri ve radyolojik görüntüleme ile herhangi bir etiyolojik faktör tespit edilmeyen hastada inflamatuar patolojinin ve rekürren enfeksiyon öyküsünün yokluğu gözönüne alınarak üç aylık kontrollerle takip önerildi. Hastanın bir yıllık takibi süresince enfeksiyon izlenmedi.
Tartışma
Pozitif basınçlı ventilasyona bağlı akut parotis şişliği nadir görülen bir durumdur. İlk kez Markowitz-Spence ve arkadaşları[1] tarafından bildirildiğine göre ilk kez 1865 yılında üflemeli enstrüman çalan müzisyenlerde tanımlanmıştır. Etiyolojik faktörler mesleki ve mesleki olmayan nedenler olarak iki grupta değerlendirilebilir [2]. Mesleki predispozisyon oluşturan durumlarda hastanın pozitif basınçlı ventilasyona uzun süreli olarak maruz kalması söz konusudur. Bu meslek grupları arasında, üflemeli enstrüman çalan müzisyenlerin yanında cam üfleyicileri ve sualtı dalgıçları sayılabilir. Mesleki olmayan pnömoparotis nedenleri ise öncelikle kistik fibrosis, kronik obstruktif akciğer hastalığı, astım veya ciddi bronşiti olan hastalarda görülen sürekli ve yoğun öksürüktür. Bunun yanısıra dental enstrümantasyon ve genel anestezi sırasında pozitif basınçlı ventilasyon da pnömoparotis nedeni olabilir [3]. Spirometriye bağlı gelişen pnömoparotis de literatürde bildirilmiştir [4]. Mesleki olmayan nedenlerle pnömoparotis; psikosomatik hastalıklarda görülen nevrotik bir alışkanlık veya tik ya da hastanın sekonder kazanç elde etmek için istemli olarak yaptığı bir davranış olarak gözlenebilir [5].Patogenezde artmış intraoral basınç sorumlu tutulur. Normal ekspiratuar oral hava basıncı 2-3 mmHg iken, Valsalva esnasında intrabukkal basınç 140-150 mmHg ya kadar yükselebilir [6]. Etiyolojide sorumlu olabilecek anatomik değişiklikler masseter kası hipertrofisi, geniş Stensen kanal ağzı ve buccinator kas zayıflığı olabilir. Bununla birlikte pnömoparotis gelişim mekanizması tam olarak açıklanabilmiş değildir.
Tanıda öykü ve fizik muayene anahtardır. Parotiste genişlemeye neden olabilecek obstruktif, inflamatuar, metabolik ve neoplastik nedenler ekarte edilmelidir. Nedene bağlı olarak bilateral ya da unilateral parotis şişliği ile birlikte palpasyonla krepitasyon alınması pnömoparotis için tanısaldır. Pnömoparotis inflamasyona ve infeksiyona yol açtığında şişlik üzerinde eritem ve palpasyonla hassasiyet de fizik muayene bulgularına eklenebilir. Enfeksiyon yokluğunda glanddaki genişleme tedavi gerektirmeksizin geriler [7].
Radyolojik değerlendirme tanıyı desteklemede yardımcıdır. BT, ultrasonografi ve sialografi ile genişlemiş kanallar, gland parankimi ve çevre dokular değerlendirilebilir.
Tedavi pnömoparotis nedeni olan etiyolojik faktörü ortadan kaldırmaya yöneliktir. Yatkınlık oluşturan mesleki faktörler ortadan kaldırılamıyorsa hastaya masaj, hidrasyon, sıcak kompres önerilebilir. İnflamasyon ve rekürren enfeksiyonun eşlik ettiği durumlarda anti-inflamatuar ilaçlar, profilaktik antibiyotik ve sialogoglar kullanılabilir [8]. Habitüel durumlarda psikiyatri konsultasyonu fayda sağlayabilir. Sialektazi ve rekürren parotiditis gelişen olgularda tedavi seçenekleri Stensen kanalı transpozisyonu veya parotidektomidir [7,9].
Sonuç
Bu çalışmada her iki yanakta şişlik şikayeti ile kliniğimize başvuran bir hastada pnömoparotis tanısı konularak bulgu ve semptomlar gözden geçirilmiştir. Tanı ve tedavide, öykü ve fizik muayene temeldir. Sık karşılaşılmayan bir olgu olarak pnömoparotiste etyolojik faktörleri belirlerken, hava akümülasyonuna eşlik edebilecek inflamatuar ve enfeksiyöz patolojilerin varlığı ve rekürrens tedavi seçeneğini belirler.Kaynaklar
1) Markowitz-Spence L, Brodsky L, Siedell G, Stanievich JF. Self-induced pneumoparotitis in adolescent. Int J Pediatr Otolaryngol 1987;14:113-21 [ Özet ]
2) Mandel L, Kaynar A, DDS, Wazen J. Pneumoparotid: A case report. Oral Surg Oral Med Oral Pathol 1991;72:22-4 [ Özet ]
3) Reilley DJ. Benign transient swelling of the parotid glands following general anesthesia: “Anesthesia mumps.” Anesth Analg 1970;49:560-3 [ Özet ]
4) Kirsch CM, Shinn J, Porzio R, Trefelner E, Kagawa FT, Wehner JH, Jensen WA. Pneumoparotid due to spirometry. Chest 1999;116:1475-8 [ Özet ]
5) Brodie H, Chole R. Recurrent pneumosialadenitis. Otolaryngol Head Neck Surg 1988;98:350-3 [ Özet ]
6) David ML, Kanga JF. Pneumoparotid. In cystic fibrosis. Clin Pediatr 1988; 27:506-8 [ Özet ]
7) Huang PC, Schuster D, Misko G. Pneumoparotid: A case report and review of its pathogenesis, diagnosis and management. ENT-Ear,Nose and Throat J 2000 Apr;79(4):316-7 [ Özet ]
8) Martin-Granizo R, Herrera M, Garcia-Gonzales D, Mas A. Pneumoparotid in childhood: report of two cases. Oral Maxillofac Surg 1999;57:1468-71 [ Özet ]
9) Han S, Isaacson G. Recurrent Pneumoparotid: cause and treatment. Otolaryngol Head Neck Surg 2004;131:758-61 [ Özet ]